EYT, 8 Eylül 1999’daki bir yasa değişikliğinden dolayı mağduriyet yaşayan sigortalı çalışanları ifade eder, açılımı ise "Emeklilikte Yaşa Takılanlar"dır.
İçindekiler
1999 döneminin koalisyon hükümeti tarafından çıkarılan 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu hem kadınlar hem de erkekler için emeklilik süresini değiştirmiştir. Geçmişe dönük uygulanan bu yasadan önce belirli bir süre sigortalı olarak çalışma şartı aranırken bunun yanına yaş sınırı şartı eklenmiştir. Böylece EYT yani emeklilikte yaşa takılanlar sorunu ortaya çıkmıştır. Buradan hareketle EYT’nin prim gün sayısını ve çalışma sürelerini tamamladıkları hâlde kanundan dolayı emekli olma hakları ertelenenleri kapsadığı söylenebilir.
Bankaların emekli bankacılığı ürünlerini karşılaştırın ve en avantajlısına hemen başvurun!
EYT yasasıyla sigortalı olarak çalışanlara emeklilik yaşı şartı getirilirken tamamlanması gereken prim gün sayısı da artmıştır. Düzenlemeden önce kadınlar 20; erkekler 25 yıl sigortalı çalıştığı takdirde emekli olmaya hak kazanıyordu. Ayrıca emeklilik için 5000 günlük prim ödeme şartı vardı. Yasanın ardından yıl koşulu kaldırıldı ve sabit bir emekli olma yaşı belirlendi. Bununla birlikte prim gün sayısı da 7000 oldu. Öte yandan, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce işe giren kadınlar için 40 ile 58; erkeklerde ise 44 ile 60 yaş arasında değişen kademeli geçiş sistemi uygulanmaktaydı.
1999 yılındaki yasanın ardından pek çok kişi emeklilikte yaşa takılanlar arasına girdi. Sosyal Güvenlik Kurumunun yayınladığı verilere göre 1999 yılında SSK’lı, Bağ-Kur’lu ve emekli sandığına bağlı toplam 10 milyon 881 sigortalı çalışan bulunuyordu. 2022 yılında açıklanan rakamlara göre o dönemdeki sigortalı çalışanların en az 7,2 milyonu emekli oldu. Geriye kalan yaklaşık 3,7 milyon kişi ise şu anda EYT’li kapsamına girmektedir. Ancak salt iki tarih arasındaki emekli sayıları üzerinden yapılan bu hesaplamanın tahmini EYT’li sayısını gösterdiğini söylemekte fayda vardır.
Mevcut düzenlemelere göre emekli olmak isteyenlerden iki ayrı şartı yerine getirmeleri beklenir. Bunlardan ilki, belirli bir süre sigortalı olarak çalışmaktır. Ancak bu koşul, çalışma hayatına 1999’dan önce başlayanları ilgilendirir. İlgili tarihten sonra sigortalı olarak çalışmaya başlayanların emekliliğe hak kazanabilmesi için prim gün sayısını doldurması gerekir. 1999 yılında yürürlüğe giren düzenlemeye göre emekli olmak isteyenler öncelikle işe başlama tarihlerine göre değişen prim günlerini doldurur. Bu kapsamda EYT’lilerin de bahsi geçen şartları taşıması hâlinde emekli olacağı söylenebilir.
Emeklilik şartları, kadın ve erkek sigortalı çalışanlar arasında değişiklik gösterir. 1999’dan önce işe başlayanlar yani EYT’li kadınlar, emekli olmak için 20 yıl sigortalı çalışmak ve prim ödeme şartını yerine getirmek zorundadır. Bu koşulları tamamlayan kadınlar, emekli olmaya hak kazanır.
EYT şartları kapsamında yer alan erkekler, 25 yıllık sigortalı çalışma süresinin yanında prim ödemesini gerçekleştirir. Çalışma süresi ve prim gün sayısını tamamlayan sigortalı erkeklerin emekli olması mümkün hâle gelir.
Emekli kredisi hesaplamak için Emekli Kredisi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz!
EYT bir diğer ifadeyle emeklilikte yaşa takılanlar, yıl ve prim ödemesi şartını tamamlamış olanları ilgilendirir. Öte yandan, sigortalıların kapsamını da detaylı olarak belirtmekte fayda vardır. Bunlar arasında memur ve işçi gibi ayrımlar yer alır. Ayrıca SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı gibi farklı kurumlar aracılığıyla prim ödemelerini gerçekleştiren sigortalılar bulunur.
8 Eylül 1999’da yürürlüğe giren İşsizlik Sigortası Kanunu kapsamında emekli olma şartlarında değişikliğe gidildi. İlgili düzenlemeyle beraber daha önce çalışma yılı ve prim sayısından ibaret olan emeklilik koşullarına yaş sınırı getirildi. Bu kapsamda söz konusu tarihten sonra çalışma hayatına başlayanların yanı sıra 1999’dan önce sigorta girişi bulunanlar da yer aldı. Ancak sadece 1999’dan önce sigorta primi yatırmaya başlayanlar EYT’li olarak değerlendirilir.
EYT ile ilgili düzenlemeler kapsamında emeklilik primi hesaplamasında 3’lü formül yönteminden yararlanılır. Buradaki ayrım, emeklilik şartlarında değişikliğe sebebiyet veren üç ayrı yasadan kaynaklanır. Bunlardan ilki, 1999 öncesi yani emeklilikte yaşa takılanların dâhil edildiği dönemi kapsar. İkincisi İşsizlik Sigortası Kanunu olarak adlandırılan düzenlemeden sonrasını ifade eder. Sonuncusu ise 2008 yılında emeklilik koşullarında yapılan değişikliğin ardından değişen süreleri gösterir. Söz konusu ayrıma göre EYT prim hesaplamasının nasıl yapılacağını aşağıdaki tabloda görebilirsiniz:
Dönem | Detaylar |
---|---|
1999’a kadar | Bu tarihten önceki primlerdeki bağlama oranına bakılır. Bu oranlar genellikle yüksek rakamlar şeklinde kabul edilir. |
1999 ile 2008 arası | İlgili dönemde aylık bağlama oranları düşse de hesaplamaya dâhil edilir. |
2008 sonrası | Bu tarihten sonra ödenen primler için büyüme hızı ve bir önceki yıl gerçekleşen enflasyon rakamlarına göre güncellemeler yapılır. |
Yukarıda yer alan tarihler, emeklilik primlerini farklı dönemlerin koşullarına göre değerlendirme olanağı verir. Yani 1999’dan önceki prim ödemelerinde uygulanan bağlama oranının bugünkü rakamlara göre hesaplanması mümkün olur. Bağlama oranı, çalışanın malullük, yaşlılık, ölüm ve sağlık sigortası gibi amaçlar doğrultusunda ödediği prime uygulanan katsayıyı ifade eder. İlgili oran arttıkça gelecekte alınacak emeklilik aylığı da doğru orantılı bir şekilde yükselir. Bu sebepten ötürü, söz konusu dönemlerdeki farklı oranlar da EYT prim gün sayısı gibi önemlidir. EYT hesaplamasında baz alınan 3 ayrı döneme ve bağlama oranına göre doğru hesaplamalar gerçekleştirilir.
EYT emeklilik şartlarından biri de prim gün sayısını tamamlamaktır. 8 Eylül 1999’dan önce sigortalı çalışmaya başlayan EYT’liler, iş hayatına devam etmedikleri takdirde eksik prim gününe sahip olabilir. Bu durumda başvurulabilecek birden fazla yöntem bulunur. Prim günlerini tamamlamamış olan emeklilikte yaşa takılanlar geriye dönük borçlanma yapabilir. Geriye dönük prim borçlanması için tercih edebileceğiniz yollardan bazıları şunlardır:
Yukarıda yer alanların dışında sigortalı olmadan avukatlık stajı yapılan günler de prim gün sayısının kapsamında değerlendirilebilir. Ayrıca sigortalı işte çalışırken herhangi bir suçtan dolayı tutuklananlar ya da göz altına alınanlar da bu esnada geçen süreyi EYT prim gün sayısından düşürme olanağı bulur.
EYT hakkında diğer içeriklerimize göz atın!
Yorum Yazın
Konuyla ilgili sormak ya da eklemek istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.