Yılın son çeyreğine girilirken Türkiye ekonomisinin en yakından takip edilen konularından biri, Merkez Bankası’nın faiz politikası olmaya devam ediyor.
Murat Sağman, Merkez Bankası’nın yıl sonunu %35-36 seviyelerinde bir faizle kapatabileceğini öngörüyor. Şu anda politika faizi değerinin %40,5 olduğunu hatırlatan Sağman, önümüzdeki iki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında da kademeli indirimlerin devam etmesini bekliyor. “Yılın geri kalanında iki toplantı var. Veriler bu şekilde devam ederse 4-5 puanlık bir indirimle yılı %35-36 bandında kapatırız.” Ekonomiste göre bu adımlar hem reel sektörün finansman koşullarını gevşetecek hem de büyüme üzerindeki baskıyı azaltacak.
Sağman, yıl sonu enflasyon tahminini %29-30 bandında paylaşıyor. Merkez Bankası’nın faiz seviyesini bu oranın 5-6 puan üzerinde tutmasının piyasa açısından makul olduğunu ifade ediyor. Eylül ve Ekim aylarında açıklanacak enflasyon verilerinin, yıl sonuna kadar izlenecek faiz politikasında belirleyici olacağını belirten Sağman, şu değerlendirmede bulunuyor: “Eğer aylık enflasyon artışı kontrol altında kalırsa, Merkez Bankası faiz indirimine daha rahat devam edebilir.”
Sağman’a göre Türk lirası bir süredir kontrollü dalgalı kur yapısıyla ilerliyor. Ani değer kaybının önüne geçilmesi, ek bir enflasyonist baskı oluşmasını engelliyor. Aynı zamanda talep tarafında da aşırı bir hareket gözlenmiyor:
Bu tablo, Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinde daha temkinli ama istikrarlı ilerlemesine zemin hazırlıyor.
Murat Sağman, faiz indirimlerinin yalnızca yıl sonuna kadar değil 2025 boyunca da kademeli şekilde devam edebileceğini öngörüyor. Ancak bu sürecin, veri odaklı bir yaklaşımla ve “Olağanüstü ekonomik ya da politik gelişmeler yaşanmadığı sürece” ilerleyeceğini vurguluyor. Ekonomiste göre önümüzdeki yıl da para politikasında temkinli gevşeme eğilimi korunacak. Sağman: “Faizlerin düşüş eğilimi gelecek yıl da sürebilir ama bu süreç kontrollü olacak. Merkez Bankası kur ve enflasyon dengesini bozmadan ilerlemeye çalışacaktır.”
Ayrıca Murat Sağman, 2025’in Türkiye ekonomisi için denge arayışı yılı olacağını belirtiyor. Enflasyonda kalıcı düşüşün sağlanması, büyüme ivmesinin korunması ve döviz kurunun dengede kalması; faiz indirimlerinin hızını doğrudan etkileyecek üç temel faktör olacak.
Bu çerçevede:
Sağman, 2025 için genel görünümü de şöyle özetliyor: “Türkiye önümüzdeki yıl da yüksek faiz döneminden çıkış sürecini yaşayacak. Ancak bu çıkış bir maraton, sprint değil. Yavaş ama istikrarlı adımlar göreceğiz.”
Ekonomist Murat Sağman, 2024 sonuna yaklaşırken Türkiye ekonomisinde ılımlı bir faiz indirim sürecinin devam edeceğini vurguluyor. Enflasyonun %30’a yakın, politika faizinin ise %35-36 civarında dengeleneceğini öngören Sağman’a göre önümüzdeki dönem kontrollü gevşeme ve temkinli iyimserlik dönemi olacak.
Videoyu izleyerek faiz indirim sürecine ilişkin yıl sonu beklentilerini ve 2025’e yönelik olası senaryoları uzman yorumuyla öğrenebilirsiniz.
Yurt Dışı Harcamaları Taksitlendirilir mi?
Öğrenciler Kredi ya da Kredi Kartı Alabilir mi?
Blockchain Teknolojisinin Temel İlkeleri
Yorum Yazın
Konuyla ilgili sormak ya da eklemek istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.